bize ait olan ne kadar uzakta?
11 Haziran 2012 Pazartesi
6 Haziran 2012 Çarşamba
19 Nisan 2012 Perşembe
Geçmiş
Zamanın birinde nasıl bir duygu keşmekeşiyle yazmışsam bu yazıyı....
ama hala bir dğeişiklik yok . Bunu da farkettim...
Şimdi iş yerindeyim. ve bu post u görünce baya şaşırdım .
zaman hızlı geçiyor arkadaş....
Gözlerimi kapadım...
ama hala bir dğeişiklik yok . Bunu da farkettim...
Şimdi iş yerindeyim. ve bu post u görünce baya şaşırdım .
zaman hızlı geçiyor arkadaş....
Gözlerimi kapadım...
kapamaya , bulunduğum andan uzaklaşmaya o kadar ihtiyacım vardı ki !
bir boşluk bulup kendime kalmaya...
düşünmeye..
anımsamaya...
belki hüzün olacak bende anımsayınca, belki de gülümseme belirecek yüzümde...
yada her gülümsememin altında bir hüzün...
evet...
her gülüşün altındaki hasret çıkacak ortaya...
gülerken aslında üzüleceğim...
bir ah çekeceğim... sonra bir af...
olaylar olaylar....
o kadar çok şey var ki kafamın içinde.. aklımın odaları sınırları zorluyor adeta...
dışarı çıkmak isteyen çok şey var ...
saklı kalan... ama yaşanan, yaşanmış...
gülümseten, kahkahalara boğan, ağlatan, sızlatan, kızdıran...
hepsi güzel aslında.
nasıl güzel olmaz!
onların hepsi benim... Ben dediklerim...
29 Aralık 2010 Çarşamba
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)